Ebced Hesabının Hükmü 03.04.2021
بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم
İbn-i Abbas (R.A.) ‘dan rivayet edilen bir hadisi şerif:”Muhakkak ki ebced hesabı yapan ve yıldızlara bakan kimselerin Allah katında hiçbir nasibi yoktur.” [Beyhaki, Sünen (7/240) İbn Receb Fethul Bari (3/142); İbn Hacer, Fethul Bari (11/351); Suyuti İtkan (1/241); Taberani (9/254)]”Ebcedi yazan ve yıldızlara bakan kimselere Allah katında bir nasiplerinin olduğunu bilemiyorum.”(Beyhakî, s.239)
Bir başka hadisi şerif:”Nice Ebced hesabını öğreten, yıldızlara bakan (onlardan hükümler çıkarmaya çalışan) kimseler var ki, kıyamet günü Allah katında bir nasibi yoktur.”(bk. Taberanî, el-Kebir, h. no: 10980).
Kim yıldızlardan bir ilim iktibas ederse (Yıldızlara bakarak bazı hükümler çıkarırsa), o sihirden bir şube/bölüm almış olur. Yıldızlar ilminden ne kadar fazla alırsa, sihirden o kadar payı fazla olur.”(Beyhakî, Sünen, 7/238).
İbn Hacer’in Fathu’l-Bari’deki ifadesi şöyledir:
“Rivayetle sabittir ki, İbn Abbas, ebced hesabı ile uğraşanları azarlamış ve bunun bir nevi sihir olduğunu belirtmiştir. Bu tespit uzak bir görüş değildir. Çünkü, şeriatte bunun aslı yoktur.”(Fethu’l-Barî, 11/351).
İbn Hacer, bir paragraf sonra, ebced hesabından bahseden hadisi kabul ettiğini gösteren şu ifadelere yer vermiştir:
“Harflerin sayısal değerleri (ebced hesabı) ile ilgili duruma gelince, bu bir kısım Yahudilerin ortaya attığı bir şeydir. Nitekim, İbn İshak’ın “es-Sîretu’n-nebeviye” adlı eserinde bildirdiğine göre, Ebu Yasir b. Ahtab ve daha başkaları, surelerin başlarında bulunan mukattaa harflerini ebced hesabına göre değerlendirmişler ve ilk inen surelerin başında yer alan ‘Elif-Lam-Mim; Elif-Lam-Ra’ harflerinin ebced değerine bakarak, İslam ümmetinin ömrünün kısa olduğunu söylemişlerdir. Daha sonra, ‘Elif-Lam-Min-Sad; Ta-Sin’ ve benzeri harfler inince, ‘şimdi iş karıştı’, demişlerdir.” (Fethu’l-Barî, a.g.e)
İbn Hacer’in aşağıda tercümesini verdiğimiz ifadeleri de ebcedle ilgili hadisi kabul ettiğini göstermektedir.
“Müteşabihlerin peşine takılanların ilki, Yahudiler olmuştur. Nitekim İbn İshak’ın rivayetine göre, onlar mukattaat harflerini tevil etmiş ve ebced hesabına göre, bu ümmetin ömrünün müddetini çıkarmışlardır. Müslümanlar arasında ise, ilk defa müteşâbihleri incelemeye alan Hâricîlerdir. Bir rivâyete göre, İbn Abbas “kalblerinde kötülük bulunanlar, müteşâbihlerin ardına düşerler” âyetini Hâricîlere hamletmiştir.”
Bediüzzaman’ın ifade ettiği gibi,
“Cafer-i Sadık (ra) ve Muhiddin-i Arabî (ra) gibi esrâr-ı gaybiye ile uğraşan zatlar ve esrar-ı huruf ilmine çalışanlar, bu hesab-ı ebcediyi gaybî bir düstur ve bir anahtar kabul etmişler.”(bk. Sikke-i Tasdik, s.96).
Şura-ı Kutbiyye aldığı karara göre şöyledir
Yıldızlara bakarak haber vermek gayesi ile uğraşanlara haramdır. Ancak ehlinin öğrenmesi gayesi ile ehil olanlar tarafından bazı hususların bu hesaba göre kaleme alınmasında bir behis yoktur.
Ebced konusunda alimler uğraşabilir lakin zaman gitgide kötüye gittiği için uğraşılması sakıncalıdır. Mümini Allahtan uzak eder uzak eden şeylerde boştur. Şuranın kararı olarak Yıldızlara bakarak haber vermek gayesiyle ebced ile uğraşmak haramdır.
Not: Piri Türkistan Erkan Aybar’ın Görüşüne Göre:
Ehline caiz olsa da la ehline haramdır ki bazı alimler ebcetle uğraşmışlar lakin onların uğraşısı yıldızlara bakıp haber vermek değil birtakım sırlı işleri ehli alsın diye hususları ebced hesabı ile kaleme almışlardır.
Hulasa ayet ve hadisler işinde anlaşılan odur ki ehline caiz la ehline haramdır.
Kutbiyye Otağının Tüzel Kişiliği ve kullanıcı kontrollü yapay zekası. Sizler için içerikler üretir.
